Mesela Çanakkale Köprüsü’nün etkisiyle Kocaeli’nde 2003’te metrekaresi 5 lira olan tarla fiyatı bugün 100-150 liraya çıktı.
3. köprü ve 3. havalimanının etkisiyle Arnavutköy merkezde yerleşim bölgesindeki tarla vasıflı taşınmazlar için 2013’de metrekaresi 500-600 TL denirken, bugün 2 bin TL seviyesine ulaştı
PAZARLAMA ARACI
Peki Kanal İstanbul gayrimenkul piyasasını nasıl etkiledi? Aslında açıklanan güzergah sürpriz değil. Bakan daha önce 5 güzergah açıklamış ve üzerinde çalıştıklarını söylemişti. Bunun da etkisi ile son yıllarda arsa ve konut fiyatları yükselmeye başladı. Hatta konut ve arsalar ‘Kanal manzaralı’ ya da ‘Kanal’a komşu’ diye pazarlandı. Hürriyet’in de geçtiğimiz yıllarda gündeme getirdiği gibi sadece Arnavutköy’de emlak ofisi sayısı 1000’i aştı. Bakkalından manavına, kasabından hayvan satıcısına kadar herkes emlak ofisi açtı ve hayali harita ve güzergahlarla pazarlama yaptı.
‘ALIM ÇOKTAN YAPILDI’
Resmi açıklamanın yapılması ile 2011’den bu yana konuşulan proje için soru işaretleri giderilmiş oldu. Gayrimenkul Değerleme şirketi TSKB’nin Genel Müdürü Makbule Yönel Maya 2010’dan bugüne kadar yaşanan büyük fiyat artışında tek başına Kanal İstanbul’un değil, 3. havalimanı ve 3. köprü dahil, 3 projenin etkisine dikkat çekti. Maya, “Fiyat artışı sürecek ama geçmiş 7 yıldaki gibi büyük artışlar beklemek gerçekçi olmaz. Yatırımcı bugüne kadar yatırımını zaten yaptı. Bundan sonra insanlar daha net adımlar görmek ister. İhale yapılır ve inşaat başlarsa değerler oynar. Yatırımcı hem arsa hem ev için inşaatın başladığını görmek ister. Bir de çevresindeki yapılaşma koşullarının netleşmesi önemli. Bu da ikinci bir değer artış dalgası yaratabilir” dedi.
‘ULUSLARARASI HUKUK SORUNLARI YARATIR’
DSP Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Hikmet Sami Türk, Kanal İstanbul Projesi’nin çevresel dengesizliklerin yanında uluslararası hukuk sorunları da yaratacağını belirtti. Türk şunları vurguladı: “1936 Montreux Sözleşmesi’ne göre; barış zamanı bayrağı ve yükü ne olursa olsun tüm ticaret gemileri, sözleşmenin ekinde öngörülen vergi ve harçlardan başka ücret ödemeksizin Boğazlar’dan geçiş ve ulaşım serbestliğinden yararlanırlar.
Kanal İstanbul ise ücretli olacaktır. Bu durumda ticaret gemileri, kanaldan geçmeye zorlanamaz. Ayrıca, Karadeniz’de kıyısı bulunmayan devletlerin savaş gemileri, hangi amaçla olursa olsun, Karadeniz’de 21 günden çok kalamaz. Bu devletlerin savaş gemileri, barış zamanında bu sınırlamalara bağlı olmaksızın Kanal İstanbul’dan geçerek Karadeniz’e girip kalabilirler. Bu, Montreux Sözleşmesi’nin dolanılması anlamına gelir. Türkiye, bugüne kadar Boğazlar rejiminin yeniden tartışmaya açılmamasına büyük önem vermiştir. Kısacası, Kanal İstanbul Projesi, yalnız coğrafî ve çevresel etkileri bakımından değil; siyasal sonuçları bakımından da “çılgın” bir proje özelliği taşımaktadır. Proje için ilk kazmayı vurmadan önce konunun bütün yönleriyle bir kez daha değerlendirilmesi gerekir.”
Kaynak: Hürriyet