“Konutta Sözleşmeden Dönme Cezası Artırılmalı”

Feyzullah Yetgin

GYODER Başkanı Dr. Feyzullah Yetgin, sözleşmeden dönme cezasının 2 aya kadar yüzde 2, 2-12 ayda ise 5, 12 ay sonrası için yüzde 10’a çıkartılması gerektiğini söyledi.

Gayrimenkul ve Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği (GYODER) Başkanı Feyzullah Yetgin, konutta sözleşmeden dönme cezasının 12 ay sonrası yüzde 10 olması gerektiğini söyledi.

AA muhabirine açıklamada bulunan Yetgin, yüzde 2 olarak belirlenen herhangi bir gerekçe göstermeden sözleşmeden dönme cezasının yapılacak yasal değişiklikle 2 aya kadar yüzde 2, 2-12 ay yüzde 5, 12 ay ve sonrası yüzde 10 mertebelerine çıkarılması, sektörün sağlıklı gelişimi adına önemli bir adım olacak.” dedi.

Sözleşmeden dönme hakkının firmalar üzerinde ağır yükümlülükler getirdiğini vurgulayan Yetgin, yatırımcının ön ödemeli konut satışlarından gelecek tahsilat rakamlarına güvenerek imalata başladığını, imalat hızını da buna göre belirlediğini, sözleşmeden dönme hakkının ise bu sözleşmelere güvenerek imalat yapmış olan yatırımcıları zor durumda bıraktığını söyledi.

Feyzullah Yetgin, özellikle faiz artışları ve kur baskısı gibi dönemlerde alıcılar tarafından yaygın olarak kullanılabilen bu imkan nedeniyle yüklenici-satıcıların zaman zaman zorlandığını, bazen iflas noktasına kadar geldiğini, adeta ekonomik krizin faturasını tek başına yüklenmek durumunda kalabildiğini vurguladı.

Alıcının satın aldığı bağımsız bölümün prim yapması durumunda bu kazançtan faydalandığını ancak genel ekonomik nedenlerle olsa da teslim tarihine kadar bir kazanç elde edememesi halinde çok küçük bir maliyete katlanarak sözleşmeden dönebildiğini ifade eden Yetgin, “İşin bir diğer yönü de bu hakkın yaygın olarak ve teslim tarihine kadar uzun bir dönemi kapsayacak şekilde kullanılması, işin bitirilmesini de akamete uğratabileceğinden projeden konutsatın alan ve ödemelerini düzenli olarak yapan diğer alıcıların da mağdur olmasına sebebiyet verebilir. Bu nedenle sözleşmeden dönmenin sonuçlarının ağırlaştırılması, yalnız yüklenici satıcının değil, borcunu düzenli olarak ödeyenlerin haklarını korumak açısından da zorunludur. Ayrıca, yatırımcıların ekonomik göstergelerdeki zayıflama dönemlerinde diğer tüm tarafların da yaşadığı sıkıntıların üzerine bir de bu yükü tek taraflı olarak yüklenmesinin haksız bir uygulama olacağını düşünüyoruz.”

Söz konusu nedenle sözleşmeden dönme durumunda talep edilecek tazminat için mevzuatta yer alan yüzde 2 oranının, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’da yapılacak bir değişiklik ile sözleşme akdi üzerinden geçen zaman gözetilerek kademeli olarak artırılmasının daha adil bir düzenleme olacağı görüşünde olduklarını kaydeden Yetgin, “Sektör temsilcileri olarak, her iki tarafın (yatırımcı ve tüketici) haklarının adil bir şekilde gözetilmesi için sözleşmeden dönülmesi durumunda tüketiciye iade edilecek tutarın büyüklüğüne göre kademeli bir geri ödeme süresi belirlenmesinin daha uygun bir düzenleme olacağına inanıyoruz.” diye konuştu.

6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 44’üncü ve Ön Ödemeli Konut Satışları Hakkında Yönetmelik’te, “devir veya teslim süresi 36 ayı geçemez” hükmünün yer aldığını hatırlatan Yetgin, “Ancak yüksek katlı projelerde günümüz mühendisliği ile 36 ay içerisinde projenin tamamlanması mümkün olmuyor. Kısıtlı zamanlarda yapılan imalatlar nedeniyle iş sağlığı ve güvenliği konusunda zafiyetler meydana geliyor. Konutun 36 ay içerisinde devir veya teslim edilmesi zorunluluğu ile ilgili önerimiz; belirli kat ve/veya inşaat alanı olan yapılar için derecelendirme yapılarak 36 aydan 48 aya uzanan bir teslim süresinin öngörülmesi.” dedi.

Yetgin, söz konusu kanunun 45’inci maddesinin üçüncü fıkrasında, tüketicinin haklı neden olmaksızın dahi sözleşmeden dönmesi durumunda ödenmiş olan bedellerin 90 gün içerisinde iade edilmesi gerektiğinin yer aldığını belirterek, şunları söyledi:
“Yatırımcılar, ön ödemeli konut satış gelirlerine dayanarak nakit akış planlarını yaparken, imalat programı da nakit akışına uygun şekilde oluşturuluyor. Bu nedenle teslim tarihine kadar gerçekleşebilecek böyle bir risk için 90 gün gibi kısa bir sürede iade zorunluluğu, inşaat şirketlerinin yatırım planları ve nakit dengesi üzerinde büyük bir belirsizlik oluşturuyor. Nitekim söz konusu kanunun ilk halinde 30 aylık bir süre (teslim tarihine kadar ibaresi ile) öngörülmüştü. Bu konuda ise sözleşme bedelinin yarısından daha az bir bedelin ödenmiş olduğu durumlarda 180 gün, sözleşme bedelinin yarısı ve daha fazlasının ödenmiş olduğu durumlarda 360 gün içerisinde iade yükümlülüğü getirilmesini öneriyoruz.”

Kaynak: AA

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz